Östrojen hormonu, kadınlarda yumurtalamayı sağlayan bir hormondur. Yumurtlamayla birlikte yükselen hormon seviyeleri kadında cinsel isteği arttırır. Bu sayede yumurtalama sonrası cinsel ilişki sıklığı artar ve gebelik şansı yükselir. Yine kadın vücudunda tüm organlarda olduğu gibi cinsel organlarında dolgun ve sağlıklı olmasını sağlayarak cinsellik açısından pozitif bir etki oluşturur.

Östrojen Hormonu Fazla Olursa Ne Olur?

Östrojen hormonu fazla olursa kadınlarda kilo alımı, adet düzensizlikleri, ara kanamalar, depresyon gibi ruh hali değişiklikleri olabilir. Vücutta fazlalığından ziyade önemli olan östrojen eksikliğidir.
Bazı gıdaların kullanımı vücuttaki östrojen seviyelerinin artışına neden olabilir. Kuş üzümü, keten tohumu, kuru üzüm ve kayısı, hurma, erik, şeftali ve soya ürünleri bunlardan bazılarıdır.
Yüksek estrogen seviyeleri eğer vücutta progesteron hormonu ile dengelenmezse rahim duvarı kalınlaşmasına neden olabilir. Uzun süreli hormon etkisiyle rahim kalınlaşması olan kadınlarda rahim iç zarından anormal hücre gelişimi ve sonrasında kanser gelişimi olabilir. Bu nedenle uzun süre adet görmeyen kadınlar mutlaka rahim kalınlaşması açısından incelenmelidir.
Bunun dışında özellikle meme kanseri gelişiminde östrojen ve progesteron hormonlarının etkisi olduğu söylenmektedir. Ancak bu noktada östrojenin olumsuz etkisi daha azdır. Östrojen reseptörü pozitif olan meme kanserinde ise östrojenin pozitif etkisini önleyen ilaçlarla meme kanseri tedavisi daha kolaylaşmaktadır.
Kadınlarda estrogen hormonu seviyeleri kadının yaşına ve adet dönemine göre değişir. Ergenlik dönemi öncesi kızlarda hormon seviyesi genellikle 20 pg/ml ve altında iken, ergenlikle birlikte seviyeler yükselmeye başlar. Menopoz dönemi ile birlikte hormon seviyeleri tekrar düşerek 20 pg/ml’nin altına düşmektedir. Yine adet döneminde östrejen seviyelerinin 50 pg/ml’nin altında olması beklenirken, yumurtala dönemi olan adet ortası dönemde genellikle 200 pg/ml’nin üzerindedir. Estrogen seviyelerinin birden yükselmesi LH hormonun artışını tetikleyerek yumurtanın çatlamasını sağlar.
Adetin 3Günü östrojen seviyeleri genellikle 50-80 pg/ml’nin altında olmalıdır. Özellikle tüp bebek tedavisi başlanacak kadınlarda seviyenin 50 pg/ml’nin altında olması gerekmektedir. Tüp bebek tedavisi haricinde düzenli adet gören kadınlarda genellikle 100 pg/ml’nin altındadır.
Östrojen hormonunun metabolizma üzerinde düzenleyici etkisi vardır. Yüksekliği olanlarda ya da dışardan bu hormonu içeren ilaçlar alanlarda vücutta su tutulumu ve iştah artışı olacağından kilo alımı yaşanabilir. Menopoz döneminde ise östrojen eksikliğine bağlı olarak metabolizma yavaşlamakta ve buna bağlı kilo alımı olmaktadır.
Stres kadınlarda hipofiz bezinden salgılanan yumurtlama hormonlarının salgılanmasını baskılayabilir. Bu baskılanan hormonlar yumurtalıklarda yumurta gelişimini sağlayarak östrojen üretimini arttırırlar. Strese bağlı olarak bu hormon seviyelerinin azalması elbette östrojen salgılanmasını da azaltacaktır.
Östrojen eksikliği özellikle erken menopoza giren genç kadınlarda ya da menopoza girenlerde görülür. Her iki dönemde de hormon eksikliğine bağlı menopoz semptomlarının giderilmesi için mutlaka bu hormon verilmelidir. Ayrıca östrojen eksikliğine bağlı olarak kadınlarda osteoporoz adı verilen kemik erimesi gelişebilir. Kemik erimesinin engellenmesi için mutlaka tedavi uygulanmalıdır. Bu tedavi aynı zamanda sinir sistemi, kalp ve damar sisteminin sağlığı için de gereklidir.

YORUMLAR

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir